29 Mayıs 2021 Cumartesi

Pervin Buldan’ın Yaşadığı Stockholm Sendromu ve Akşener’in Derin Devlet İlişkileri

 

Bu günlerde Pervin Buldan'ın, Selahattin Demirtaş ile ilgili birkaç söz söyleyip HDP'lilerin gönlünü kazanmaya çalışan Akşener'i kürt halkına kabul ettirmek için çalışmalarını ibretle izliyoruz.
Kürt halkının şöyle demesi isteniyor. Pervin Buldan eşini öldüren düzeni sağlayan siyasi zihniyeti affettiyse biz de affedebiliriz.
Pervin Buldan’ın eşi Savaş Buldan, 2 Haziran 1994'te İstanbul Yeşilyurt Çınar Oteli'nden, polis kimlikli, polis yelekli ve telsizli sekiz kişi tarafından[4] Adnan Yıldırım ve Hacı Karay'la birlikte kaçırıldı ve sonrasında öldürüldü.[5] Buldan ve arkadaşlarının cesetleri, 4 Haziran 1994'te Bolu'nun Yığılca ilçesi Melen çayı kenarında bulundu. İşkence yapıldığı, vücudunda yanık izleri görüldüğü, derisinin soyulduğu, göğsüne ve başına kurşun sıkıldığı otopsi raporu ile belgelendi.
Pervin Buldan bir röportajında olayı şöyle anlatıyor.
Eşiniz Savaş Buldan öldürülmeden önce neler yaşıyordunuz?
1990’lı yıllar Türkiye’de çok karanlık bir dönemdi ve hergün tanıdıklarımız da dahil olmak üzere onlarca insanın ölüm haberini alıyorduk. İnsanlar, polisler tarafından kaçırılıyor, işkenceler yapılıyor, daha sonra da katlediliyordu. Bütün bunları izleyip görüyorduk. Eşime de tehdit telefonları, mektupları geliyordu zaman zaman. Bunları eve çok yansıtmamaya çalışırdı Savaş.
Neden hedef seçildi eşiniz?
O dönemin bir devlet politikası vardı. Kürt halkının sorunlarını dile getiren, yaşadığı sıkıntılara çare bulmaya çalışan, dilinin özgürleşmesi, kimliğinin özgürlüşmesi için çaba gösteren insanlar hep hedef seçildiler. Tansu Çiller’in 1993’te yaptığı bir açıklama vardı. “PKK’ya yardım eden Kürt iş adamlarının listesi elimizde, bunlardan hesap soracağız” diye bir açıklamaydı ve bu listenin içinde Savaş Buldan da vardı. Bu açıklamadan sonra özellikle iş adamlarına yönelik cinayetler başladı. Savaş iki arkadaşı Adnan Yıldırım ve Hacı Kara ile birlikte 3 Haziran 1994’te polisler tarafından kaçırıldı, işkence yapıldı ve ardından katledildiler. O zaman ben Zelal’e 8 aylık hamileydim.
Buldan önceki günlerde yine aynı iddiayı tekrarlayarak şöyle bir tweet attı..
Yıllardır hep söyledik şimdi yine söylüyoruz. Savaş Buldan ve arkadaşları Devleti yönetenler tarafından öldürüldü. Cinayeti işleyenler göstermelik yargılandı ve beraat etti. Şimdi yeniden başadönüyoruz ve yargılanmaları icin girişimde bulunacağız..
23 May 2021
Bu cinayetleri Kıbrıslı gazeteci Kutlu Adalı’yı da öldüren ekibin yaptığı biliniyor. Bu ekibin bir tarafında dönemim MİT haber elemanları ve kullandığı tetikçiler ve emniyete bağlı bu şekilde kullanılan tetikçiler. Tarık Ümit, Çatlı, Peker vs.
Bu ekip siyasi desteği en çok Doğru Yol Partili siyasetçilerden almıştı. Mehmet Ağar DYP’den iç işleri bakanıydı onun görevden alınmasından sonra yerine Meral Akşener getirilmişti. Çiller bu derin yapıya çok ciddi destek veriyordu. Bu yüzden bu operasyonların önünü kesecek birinin Ağar’ın ardından iç işleri bakanı yapması beklenemez.
Akşener bu konulardaki kararlılığını bizzat kendisi şöyle ifade etmişti.
‘’Ben, İçişleri Bakanlığı yaptığım dönemde tarihin en uzun, en geniş, en kapsamlı sınır ötesi harekâtına imza atmış bir bakanım. Utanarak söylüyorum bazıları diyor ki sosyal medyada ‘Meral Akşener MHP’ye genel başkan olmasın, faili meçhullerin sorumlusu O’dur’ diyorlar. Ne derseniz deyin hepsi kabulümdür. Bu ülke için, bu milletin birliği beraberliği için bir şey yapılması gerekiyorsa yapmışımdır, sorumluluğunu da sonuna kadar alıyorum.”
Akşener için o dönemde şöyle iddialar da vardı.
MİT’in 1998’de çete lideri Alaattin Çakıcı’ya düzenlediği operasyon öncesi, Akşener’in Çakıcı’ya “yerini değiştirmesi gerektiğini” söylediği mesajı kamuoyuna bomba gibi düşmüştü. Aynı şekilde, Susurluk kazasında ölen Abdullah Çatlı’yla aynı masada yemek yediği iddiaları medyada yer almıştı.
Abdullah Çatlı Meral Akşener’in siyasi rotasını belirleyen DYP Disiplin Kurulu üyesi Çatlı'nın ortağı ağabeyi Nihat Güner ‘dir.
Akşener, 1994 yerel seçimlerinde Doğru Yol Partisi'nden Kocaeli Büyükşehir Belediye başkan adayıydı sonra DYP Kadın Kolları Başkanı oldu. 95 yılında DYP’den milletvekili oldu.
Yani en karanlık dönemde Akşener Çillerin yakınında ve yükseliyor .
Çiller kısa zaman önce ABD’den Türkiye’ye dönmüş acemi bir siyasetçi. Acaba onu bu karanlık işleri yürüten ekiple kim tanıştırdı veya onu bu konularda kim cesaretlendirdi.
Meral Akşener’in bir de Tansu Çiller tarafından kurulan Zübeyde Hanım Şehit Anaları Vakfı Başkanlığı da vardır ve orada dönen olaylar, onları da başka yazıda inceleriz.

Hiç yorum yok:

Türkiye’de Yaşayan Milletin Ortak Adı; -Anadolu Türkü-

Türkiye’de her kökenden insanın kendini ülkenin öz sahibi saymasının önündeki yapay engel nedir? ‘’Kürtler dışındakilerin toptan Orta Asya T...