10 Nisan 2018 Salı

Biz kimlerin insafına, hafızasına ve imanına güvenip dinimizi bu rivayetler üzerine bina edeceğiz?

'Kur'an'da karşılığını bulmayan hadis rivayetleri yüzde bir bile olsa şüphe ifade eder, bunlar ancak kültürel birikim olur, şüphe üzerine din bina edilemez'' sözünü anlamak istemeyen rivayet düşkünlerine sorular.
Kur’an’da geçen ibadetlerin uygulamalarını, nesilden nesile Resulullah’tan geldiği gibi biliyoruz ve uyguluyoruz. 
Kur'an'da geçmeyen ibadet, emir ve yasakları gözümüzün önüne getirerek,
Tariflerini demiyoruz, isimleri. Çünkü ibadetlerin tariflerini hadis kitaplarından değil büyüklerimizden öğrendik ve bu öğrenme zinciri kesintisiz Resulullah'a kadar gider.
Kur’an’da geçen ibadetler, emir ve yasaklar dışında hangi bilgiler bizim için din açısından hayatidir ki, içinde şüphe olan birçok rivayeti de hayatımıza sokmak zorunda olalım?
Eğer kıyamete kadar uymamız gereken bir kaç emir ve yasak daha olsaydı Kur’an, Hz Musa’yı 136 yerde andığı gibi bu birkaç bahsi de ayetlerle bize bildirmez miydi?
Korunmuş Kitabın kıymetini bilmek varken onu gölgeleyecek metodları niye kabul edelim?
Kur’an’da hadislerin de korunduğu geçmiyor, Resulullah yazdırmadı, ashab kayıt tutmadı, kayıtları sonraki nesillere aktarmadı.
Peki biz kimlerin insafına, hafızasına ve imanına güvenip dinimizi bu rivayetler üzerine bina edeceğiz?

Hiç yorum yok:

Türkiye’de Yaşayan Milletin Ortak Adı; -Anadolu Türkü-

Türkiye’de her kökenden insanın kendini ülkenin öz sahibi saymasının önündeki yapay engel nedir? ‘’Kürtler dışındakilerin toptan Orta Asya T...