Resulullah, güncellenecek olanla güncellenmeyecek olanı yazdırmayarak ve yazdırarak ayırmıştı.
Kıyamet vaktine kadar cari olacak din kurallarına,Kur’an-ı Kerim yanında ek olarak başka emir ve yasaklar olsaydı, Resulullah (as) bunları da bize en güzel şekilde yazılı olarak bırakmalı değil miydi? (namaz, hacc gibi ibadetlerin detayları için sorun yok onlar nesilden nesile bize gelmiştir)
Resulullah’tan 2300 yıl önce yaşamış Babil Kralı Hammurabi
kanunları meşhurdur . Bu kanunlar taş üzerine yazılmış 282 maddeden oluşur ve bazıları 3-4 satırı bulan kanunların yazılı olduğu stel bugün Louvre Müzesi'nde sergilenmektedir. İslam için de sünnet kaynaklı 50 maddelik bir kurallar listesi yazılması zamanın yazı tekniğine ve bilgi seviyesine uygun değil miydi?
Bugün bizi bağlayıcı kurallar içerdiği iddia edilen sünnet müktesabatını elde etmek, Resulullah'ın yazdırmamasına, Ashab'ın kayıt tutmamasına rağmen girişilen bir çabadır.
Bu anlamda Resulullah'ın ve Ashab'ın gayesini görmezden gelerek oluşturulan bu literatür, korunması garanti edilmeyen bir rivayet zincirinden ibarettir ve Resulullah'ın sünnetine aykırıdır.
Buradan doğru bilgi alma konusunda insanı sorumlu tutmak, bugünün insanının gücünü aşan bir amel olması bakımından da Kur'an'a aykırıdır.
Resulullah'ın sabır, dirayet ve ihlas konusunda örnek hayatını Kur'an süzgecinde incelemek, bilmek ve ilham almak her müslümanın vazgeçilmez meziyetlerinden biridir fakat bu rivayetlerin tümünü dünyamıza taşımamız anlamına gelmemektedir.
Hadislerin Kur'an gibi yazılmaması konusunda şöyle bir iddia vardır
. Kur’an ile karışmasın diyehadis yazımı yasaklanmıştı. Bu uygulamayı bu gerekçeye bağlamak Resulullah’a eksiklik isnat etmek, vazifesini tam yapamadı demek değil midir? Eğer bağlayıcılık açısından Kur’an ve Hadis aynı durumdaysa bunların karışma ihtimali mi sıkıntıdır, yazılı bırakılmayan hadis mirasının yalanlarla karışması mı büyük sorundur?Resulullah’tan 2300 yıl önce yaşamış Babil Kralı Hammurabi
kanunları meşhurdur . Bu kanunlar taş üzerine yazılmış 282 maddeden oluşur ve bazıları 3-4 satırı bulan kanunların yazılı olduğu stel bugün Louvre Müzesi'nde sergilenmektedir. İslam için de sünnet kaynaklı 50 maddelik bir kurallar listesi yazılması zamanın yazı tekniğine ve bilgi seviyesine uygun değil miydi?
Bugün bizi bağlayıcı kurallar içerdiği iddia edilen sünnet müktesabatını elde etmek, Resulullah'ın yazdırmamasına, Ashab'ın kayıt tutmamasına rağmen girişilen bir çabadır.
Bu anlamda Resulullah'ın ve Ashab'ın gayesini görmezden gelerek oluşturulan bu literatür, korunması garanti edilmeyen bir rivayet zincirinden ibarettir ve Resulullah'ın sünnetine aykırıdır.
Buradan doğru bilgi alma konusunda insanı sorumlu tutmak, bugünün insanının gücünü aşan bir amel olması bakımından da Kur'an'a aykırıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder