26 Temmuz 2015 Pazar

Çözüm Süreci Neden Artık Yürümüyor?



Uzun yıllar Türkiye bölücü kürt hareketi olarak bilinen PKK terör örgütüyle çatışma süreci yaşamıştır. Bu süreç; TSK açısından vesayet düzenine katkısı olduğu için bitirilmesinden çok azıtmaması üzerinden mücadele konusuydu. 

PKK'yı kullanan ülkeler ve güçler;


Suriye ve İran açısından; Türkiye'ye karşı kozdu. 

Üst akıl açısından; Türkiye ve bölge ülkeleri için bağımsız Kürt devleti tehdidi olarak, bir korkutma sopasıydı. 
Avrupa açısından; gizli servisleri için antrenman alanı Avrupa halkları için romantik bir insan hakları mevzusuydu. 

Bu süreç 2010 yılına kadar sürdü. 2010 yılı  bölge ve dünya için eş zamanlı parametre değişimleriyle PKK'nın gözden düşme ve işlevsiz kalma sürecini ortaya çıkarmıştır.


 ABD başta olmak üzere bölgeyle ilgili devletler açısından; 2008 ekonomik krizinin dünyayı tehdit etmesiyle ilginin  başka alanlara kayması PKK gibi kullanılan örgütlerin alt sıralara düşmesine yol açtı.

 Bölge açısından; Irak'ta  bölünme süreci başlaması Irak'ta bir kürt cumhurbaşkanı (Talabani), genelkurmay başkanı ve Batı ile işbirliğinde bölgesel Kürt yönetimi oluşması(Barzani Yönetimi).  Bu gelişmeler PKK için iyi gelişmeler değildi Irak'taki gelişmeler  PKK yı gereksiz bir yük haline getirmişti.

 Aynı yıllarda Suriye ile gelişen yüksek düzeyli işbirliği açılımı PKK'nın Suriye desteğini de bitirmiştir. Aynı pozitif ilişkiler o yıllar için  İran açısından da geçerlidir.(nükleer silah denetimi baskısına karşı Brezilya  CB ile açılım çalışması)


Üst akıl açısından durum nedir? İşte burada devreye  Gülen (FETÖ) yapılanması girmektedir. 2008 yılına kadar Türkiye derin devletini deruhte eden kemalist yapı 2000 yılı başları itibariyle ABD ve Batı karşıtı söylemler geliştirmeye başlamıştı(ör:Tuncer Kılınç paşa avrasya açılımı) bu durum üst akıl için Türkiye'de yeni bir partner arayışına yol açmıştır. Türkiye'de değişen siyasi görüş rengi ve uluslararası sermayeye daha açık fikirler taşıyanların dindarlarda daha fazla var olması bu partnerin dine yakın duranlardan olmasını gerektiriyordu. Kestane pazarı günlerinden beri ülkenin istihbaratıyla işbirliği konusunda iyi sınav vermiş ve ABD ile dünya çapında işbirliği yapabilmiş Fethullah Gülen yapılanması, bu partnerliğin tek adayı oldu. 

 İşte üst aklın Türkiye derin devletini ele geçirmesi için destek verdiği bu el değiştirmede  cuntaya karşı açılan davalarda gerekli istihbari bilgileri verdiği bu yapılanma, 2010 yılı Anayasa değişikliği referandumuyla yargıyı tamamen ele geçirme ihtimaliyle beraber Türkiye'de istenen hedefe ulaşıldığı rahatlığını üst akıla vermişti. Yani artık üst akıl açısından yeni derin devlet partnerinin başarıya ulaşmaya başlaması  Türkiye hükümetlerini zaman zaman değişik araçlarla yaptığı firenleme araçlarından biri olan PKK dan vazgeçmesinin önünü açmıştır.

Bu ortamda herkes açısından işlevsiz kalan PKK'nın artık silah bırakmaktan başka çaresi yoktu. İşte bu fırsat değerlendirilip süreç başlatılmıştır. 


Çözüm Sürecininin sona ermesi;


-2014 yılı itibariyle Gülen yapılanmasının deşifre olması ve tasfiye sürecine girmesi.

-Suriye iç savaşının başlamasıyla  bozulan Suriye ilişkileri. --- -Batının islam dünyasını bölmek için keşfettiği İran yayılmacılığı iştahı. 
-Barzani'nin batıya güveninin kaybolması ve Türkiye'ye yanaşması. 
Bütün bunlar PKK'yı yeniden işlevli hale getirmiştir. 
2014 yılı sonu itibariyle Türkiye'de yeni anayasa yapılmasında iki partnerden biri HDP olarak görülmekteydi. Durum şöyle izah edilmekteydi. Bu ülkede iki kesim baskı ve dışlanmanın muhatabı olmuştur, dindarlar ve kürtler. İşte bugün, yeni özgürlükçü anayasanın bu iki kesimin beklentileri doğrultusunda yapılması en adil olanıdır ve ihtiyaçlara en iyi cevabı verecektir diye dillendirilmekteydi. 

Fakat HDP yönetimi, yukarıda bahsettiğimiz nedenlerden dolayı PKK'nın yeniden eski günlerine dönme isteği karşısında boyun eğmiştir. Aslında boyun eğmekten ziyade Demirtaş yönetimi iktidar partisiyle arayı açmayı gönülden isteyen bir tavır takınmıştır. ''Başkanlık isteği '' diye sembolleştirdikleri iktidara çakma argümanını ziyadesiyle kullanarak barıştan uzaklaşmalarına kılıf uydurmaya çalışmışlardı.

Neticede bölgede yeniden aktör olma imkanı bulan PKK süreci 2014 yılı sonu itibariyle bitirmiştir. Bunu perdelemek Doğan medyası gibi durumdan vazife çıkarmayı bilen hazır kıta medya askerlerine düşmüştü.








İstemezükçülere Kalsak Halimiz Ne Olurdu?

  Muhaliflerin devamlı dile getirdikleri yatırımlar gereksiz, yatırımlar yap işlet sistemiyle yapıldı çok pahalıya mal oldu, o köprüye ne ge...