Önceki plan iktidarı har taraftan şiddetli ve devamlı bir şekilde yaylım ateşine tutmaktı. Her türlü yalan, kurgu, pireyi deve yapma, insanların duygularını hoyratça sömürme, açlıkla korkutma vs kullanıldı ardından bütün muhalefet birleştirildi belediyeler alındı.
Aslında planda İstanbul’u almak yoktu. Seçimlerde bir takım
hileler yapıldı. Ak Parti lehine seçim tutanakları düzenlendi ve seçimin az
farkla kaybedileceği hesaplandı.
Öyle de olmuştu. Seçim sayımları tekrarlanırken oylar Ak Parti
lehinde artıyordu, bu şekilde tekrar sayımla Ak Parti kazanacaktı ve muhalif
kesim kışkırtılacak, İmamoğlu bu tepkiye liderlik yapacak ve oluşan hava ile
ülke kısa zamanda erken seçime zorlanacak ve iktidar el değişecekti. İptal
edilen seçimin tekrarında yaşanan genel seçimde yaşanacaktı.
Belki Canan Kaftancıoğlu veya İmamoğlu acelecilik yaptı, şehvetlerine yenik düştüler ve İBB’yi de
almanın cazibesine yenildiler.
Neticede 2019’daki o hava önemli oranda dağıldı. İmamoğlu ve
ekibi İstanbul nimet deyip CHP genel merkezini ihmal edince Kılıçdaroğlu
cumhurbaşkanlığı adaylığını rahatlıkla ilan etti ve bozgun yaşandı.
Şimdi yeni plan şu;
Önce CHP dağıtılacak. Çünkü bu halk CHP’ye oy vermekte
zorlanıyor. Yeni bir merkez sağ oluşum sağlanacak.
2019 tekrarlanmasın diye DEM Parti ve İyi Parti’nin aday
çıkartması sağlandı.
İmamoğlu kazansın kazanmasın hiç fark etmeyecek. Bütün
zengin ilçeler ve illere atadığı belediye başkan adayları, meclis üyeleriyle güçlü
bir blok oluşturacak.
CHP’de ayrılığı kışkırtacak elemanlar sahaya sürülecek.
CHP bölünecek.
Bu sefer yuvarlak masada değil yuvarlak bir partide
toplanılacak.
Bu partinin ilk seçime ana muhalefet partisi olarak girmesi
sağlanacak. ANAP, Doğru Yol partisi gibi merkez sağ bir parti dört eğilim
sloganıyla yapılanacak, DEM yine masanın altında olacak. CHP’li belediyelerin önemli bölümü bu partiye
geçecek.
Bunu başarırlarsa bu Ak Parti için daha zor bir dönemi
başlatacak. Takoz CHP’den kurtulmuş
olacağız ama bu sefer en üst kademede kaypak siyasetçiliği şiar edinmişleri, mafyayı,
dağla bağlantılı siyasetçileri, Milli Görüş mirasyedilerini merkez sağ parti
şemsiyesi altında karşımızda bulacağız.
İmamoğlu siyasi yasak alabilir, hapse de düşebilir ama bu yapılanma
devam ettirilmeye çalışılacaktır.
Ak Parti buna karşı tedbirlerini hemen seçim sonrası almaya
başladı. Parti ve hükümet yönetiminde en üste yükseltilen genç isimler, tabandan
güçlü destek bulur, tarikat ve cemaat
yapılanmalarının partiyi aşağı çekmesi engellenirse muhalefetin yeni planı da
sökmeyecektir.