25 Haziran 2021 Cuma

2002-2020 Kamu Net Borç Stoku Kıyaslaması

 


2002’de Kamu Net Borç Stoku 139 milyar dolardı  Milli Gelire oranı % 61,5 (1)

2020 sonu itibariyle Kamu Net Borç Stoku 130,2 milyar dolar oldu. Milli Gelire oranı  % 19,2 (2)

Net borç stoku hesaplanırken

 TCMB NET VARLIKLARI

 KAMU VARLIKLARI (Mevduat ve Menkul Kıymetler)

İŞSİZLİK SİGORTASI FONU NET VARLIKLARI

Borçtan düşülüyor. 

2002 ‘de bu varlıkların ve fonun toplamı 26.9 milyar dolar tutarındaydı.

2020 sonu itibariyle bu varlıkların ve fonun toplamı  133 milyar dolar karşılığı bir değere ulaştı.

Dolayısıyla 2002’de 139 milyar dolar olan kamu net borcu 130.2 milyar dolara düştü.

Burada şöyle bir itiraz geliyor

70 milyar dolar özelleştirmeden para geldi.

Bu para Ecevit hükümeti döneminde batırılan bankaların zararlarını karşılamak  için hazineden çıkan parayı bile karşılamıyor. Batık bankların hazineye maliyeti dönemin ekonomi bakanı Babacan’ın  verdiği bilgiye göre 117 milyar dolardır. (3)

 

 

(1) https://ms.hmb.gov.tr/uploads/2018/11/T%C3%BCrkiye-Kamu-Net-Bor%C3%A7-Stoku-%C4%B0statistikleri-Tan%C4%B1m-Kapsam-ve-De%C4%9Ferleme-Y%C3%B6ntemi-Uluslararas%C4%B1-Standartlardan-Fark%C4%B1-Sorunlar-ve-%C3%87%C3%B6z%C3%BCm-%C3%96nerileri.pdf

 

 

(2)  https://ms.hmb.gov.tr/uploads/2021/05/Web_Kamu_Borc_Yonetimi_Raporu_Mayis_2021.pdf

 

(3)  https://www.bloomberght.com/haberler/haber/1478233-babacan-20-milyar-dolar-kayip-var

22 Haziran 2021 Salı

Almanya, gelecek sene fazladan 100 milyar euroya yakın borçlanmayı hedefliyor

 Almanya, gelecek sene fazladan 100 milyar euroya yakın borçlanmayı hedefliyor

Almanya Maliye Bakanı Olaf Scholz, salgın sonrasındaki toparlanmayı güçlendirmek için gelecek yıl fazladan 99,7 milyar euro borçlanma planladıklarını söyledi.
Böylece bu yıl ve gelecek yıl toplam borçlanma 340 milyar euroya ulaşacak.
ABD'de federal bütçe açığı 1 Ekim 2020'de başlayan mali yılın ilk 8 ayında 2 trilyon 64 milyar dolara ulaştı. 2020 mali yılında bütçe 1,88 trilyon dolar açık vermişti.
ABD merkez bankası her ay piyasaya 120 milyar dolar sürüyor. Paranın karşılığı yok, karşılığı ABD olmaları. (tabii bunun bedelini yakın zamanda onlara ödetecek olan finans şebekesi ellerini ovuşturuyor)
Almanya 200 yıllık sanayi ülkesi, parası rezerv para fakat buna rağmen yüksek miktarda borçlanmak zorunda bırakıldı.
Türkiye gibi ülkelerin böyle sınırsız para basma, düşük faizle borç alma şansı yok.
Dünya ekonomi sistemi böyle kurulmuş. Bu haksız, harami sisteminin içerisinde başarılı olmak durumundayız.
Türkiye Pandemiden önceki 2019 yılını cari fazla vererek bitirmiş bir ekonomiye sahipti
Türkiye bu dönemde ne kadar borçlandı?
MERKEZİ YÖNETİM TOPLAM BORÇ STOKU
2019 yılı sonu itibariyle 223.3 Milyar Dolardı
2021 Nisan ayı itibariyle 238 Milyar dolar oldu
(bu 238 Milyar dolarlık borcun 102 Milyar dolarlık kısmı TL, 136 milyarı döviz borcudur)
Pandemi döneminde artan borcun toplamı 15 Milyar Dolardır.
Almanya sadece Lufthansa hava yolu şirketine 9 Milyar Euro destek verdi. THY Lufthansa'dan uçak sayısı olarak fazladır. THY gibi birçok kamu şirketi bu dönemi bütçeden destek olamadan atlatmıştır.
Neticede Türkiye Pandemi sürecini en az hasarla atlatan ülkelerdendir. Eğer popülist bir siyaset uygulansaydı, IMF başta olmak üzere borç verme konusunda çağrılar yapan finansçılardan çok daha fazla borçlanıp piyasaya para dağıtıp gelecek yıllarını sıkıntıya sokar ama muhalefete konuşacak konu bırakmazdı.

Emektar hocalarımız tefsirlerini yazmak üzere kenara çekilmeleri

 Ehli Rey veya diğer tanımıyla Dirayet Ehli ile  Ehli Hadis ya da geleneğe bağlı kalma taraftarları arasında bir Mücadele, Münakaşa, Çekişme, Cidal,  Çatışma olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız. Aslında bunlar Müzakere, Münazara,  Muhâdara şeklinde olmalıydı.

Her ne şekilde olursa olsun bu rekabetin Ümmeti Muhammede hatta İnsanlık Alemine  olumlu  anlamda netice vermesi için selim akıl, güncel etkili dil ve güzel üslup temel olmalıdır.

Kendi tarafım saydığım Ehli Dirayet-Ehli Reyi temsil eden hocalardan hayati bir ricam olacak. Haddimiz midir tartışmasına girmemize gerek yok buna kimsenin haddi yoktur ama bu artık bir zorunluluk olmuştur.

Bu mücadelede belli yaşın üstündeki hocaların geri çekilmesi yerlerini yeni nesle bırakması Dirayet cephesine büyük bir alan açacaktır. Çünkü Ehli reycilik  ve eski dil tezat teşkil etmektedir. Ne hikmetse hocalarımızın neredeyse tamamı dil ve üslup açısından ileri görüşlerinin çok gerisinde bir durum sergilediler.

Yeni nesil hocalara (1990 sonrası üniversite mezunları) meydan bırakılırsa çok kısa zamanda gençlerin büyük bölümü hurafecilik ve bağnazlık tuzağından kurtulacaktır. 


Emektar hocalarımız tefsirlerini yazmak üzere kenara çekilmeleri sevenlerinin de artık onların videolarını paylaşmamaları ile artık savunmadan kurtulup meseleleri yeni dil ile anlatma dönemine girmeliyiz.

10 Haziran 2021 Perşembe

Demirören’e Ziraat Bankası’ndan Verilen Kredi Meselesi

 

Demirören krediyi 2018 yılında aldı. 300 Milyon Dolar ve 1.118.000 TL.
Dolar olarak toplam yaklaşık 600 Milyon dolar yapıyor.
Demirören Holding İstanbul Göktürk Kemer Country’deki golf arazilerini Ziraat Bankası’ndan çektiği krediye karşılık ipotek etti.
Arazi İstanbul’un en kıymetli bölgelerinden olan Kemer Country’nin içinde golf sahası olarak kullanılan 31.5 hektar yani 315 bin 286 metrekare büyüklüğünde bir arazi.
Bu arazinin etrafı çok değerli villalarla çevrili. Villa fiyatları 20 Milyon ile 60 Milyon TL arasında değişiyor.
Golf sahası olarak kullanılan bu arazi için imar çalışması yapıldığında çevredeki kullanıma göre mutlaka en az 300 villa yapılabilecek bir arazi olduğu biliniyor.
Fakat arazinin çevresi ultra zenginlerin villalarıyla çevrili ve onlar buranın imara açılmasına sonuna kadar engel olacakları da biliniyor.
Demirören krediyi ödeyemeyeceğini arazinin devrini kabul ediyor. Arazi kısa zaman sonra Ziraat Bankasına devroluyor.
Çevre Şehircilik Bakanlığı araziye imar çalışması yapıyor ve 306 villa yapılacak şekilde imar çıkartıyor.
Tabii ki CHP hemen görevini yapıyor çevredeki ultra zenginlerin konforunu bozacak bu imar planını mahkemeye götürüyor ve Mahkeme yetki açısından imar uygulamasını durduruyor. Yani planlama içerisinde belediye-bakanlık yetki meselesi üzerinden bir durdurma kararı çıkıyor . O dönemde İBB Ak parti elindeydi. Yani hakimlerin böyle durumlarda çoğu zaman yaptığı gibi planı yetki ile ilgili bir gerekçeyle durdurma kararı veriyor. Yani Ziraat Bankasının menfaati yerine çevredeki zenginlerin konforu gözetiliyor.
Şimdi, Ziraat Bankası araziyi ipotek olarak alırken arazinin değeri zaten verilen krediyi karşılıyor. Sadece sorun imar çıkartma konusunda Ziraat Bankası Demirören’den daha kolay planı çıkartabilir durumu var.
Fakat plan, CHP’nin gayretiyle 2019’da durduruluyor sonra Ziraat Bankası CHP’li iBB’ye başvuruyor İBB dosyayı komisyonda blokluyor imarın çıkmasına engel oluyor. Yani kamu bankasını zarara uğratıp çevredeki villa sahiplerinin konforunu gözetiyor.
Araziye imar çıksa değeri ne olur sorusunun cevabı.
Sadece konutların yaklaşık değeri;
306 villa yapılacaktı. Tanesi ortalama 40 Milyondan 12.240.000.000 TL yapıyor. Ticari alanların değerini hesap şimdilik hesaba katmayalım.
Ziraat bankası bu araziyi kat karşılığı bir inşaat firmasına verse en az % 75’i bankanın olur.
Bu rakam yaklaşık 9 Milyar TL olacaktır.
Kullanılan kredi bugün yaklaşık 5 Milyar TL’dir. Çok faiz işlememiştir çünkü kredi çekilmesinden çok geçmeden arazi devri yapılıyor.
Not: Bu bilgileri Sözcü gazetesi ve Cumhuriyet Gazetesinden aldım.
Sadece izahı ve arazi değerleme kısmı bana ait.

4 Haziran 2021 Cuma

Türkiye'nin başından, mağdurları açısından travma oluşturan birkaç olay geçmiştir. Şeyh Sait'in idamı Seyit Rıza'nın idamı Menderes'in idamı vb

 Türkiye'nin başından, mağdurları açısından travma oluşturan birkaç olay geçmiştir.

Şeyh Sait'in idamı
Seyit Rıza'nın idamı
Menderes'in idamı
Deniz Gezmişlerin idamı
Alevilerin kanı üzerinden birkaç defa yapılan provokasyonlar
ve dindarlara uygulanan yasaklar, baskılar ve dışlanmalar.
Bu olayları toplumda travma oluşturacak düzeyde sertlikte ve tavizsizlikte gerçekleştirenler tek parti dönemi ve o dönemin ideolojik takipçileriydi.
Bir yanlış eylemi yapan kişi diyelim 3 birim kötü sayılırsa o eylemi sonraki dönemlerde de ısrarla savunanlar 10 birim kötü sayılır.
Çünkü o olayı gerçekleştirenler belki yanılmıştı belki algıya yenik düşmüştü veya bir tehlikeyi gözlerinde büyütmüştü veya bir sebeple kızgındılar yani insani zaaf içindeydiler.
Bugünden yine o hatayı şiddetle savunmak başka bir şeydir. Bunu yapan insan ya ırkçıdır ya tabu sahibidir ya da istismarcıdır.
Bu yüzden Türkiye'de bir kamplaşma olacaksa bu zulümleri savunanlar ve bunları savunmayanlar arasında olmalıdır.
Diğer kamplaşmalar sunidir ilk ayrışma noktasında dağılırlar. Bu zulümleri savunmayanlar ancak gerçek demokrasiyi kurabilir, ancak onlar bir araya gelirse toplumda tam barışı gerçekleştirecek Anayasa'yı ve toplumda karşılıklı anlayışı getirecek empatiyi tesis ederler.

3 Haziran 2021 Perşembe

Çok şükür Meral Akşener'in (asena) 90'ların derin devleti ve faili meçhullerin failleri ile olan ilişkileri medyada gündeme gelmeye başladı.


Uğur Dündar bugünkü yazısında tetikçi Ayhan Çarkın ve Oğuz Yorulmaz’ın yine insani yönlerini öne çıkararak bir yumuşatma çalışması yaptı. Ağar'dan, Korkut Eken'den ve özellikle Çiller'den bahsetti ama Çiller'in sağ kolu Asena Meral Akşener'den bahsetmedi.
------------------
Dündar'ın Çarkın'la yaptığı görüşmeden bir bölüm;
ARENA: Arkadaşlarınız sizin attığını vuran biri olduğunuzu söylüyorlar. Terörle mücadele adına kaç olayınız vardır.
AYHAN ÇARKIN (A.Ç.): Çok abi, çok be!.. Hangi birini anlatayım ben şimdi… Geç yüzü, beş yüzü, bin kişiyi öldürmüş dolabilirim. Ben 10-11 idamla yargılandım.
ARENA: Uyuşturucu kaçakçısı oldukları, PKK’ya yardım ettikleri öne sürülen bazı iş adamları da öldürüldü. Onların hayatlarını alma hakkı kimseye verilemez. Suçluları sadece yargı cezalandırır. Faili meçhul cinayetlere kurban gidenler konusunda sizin bir bilginiz var mı?
(A.Ç.): Şimdi ben bu faili meçhul cinayetlerin bilgisini açayım. Dönemin siyasetçisi (Başbakan Tansu Çiller’i kastediyor) elinde bir belge, “Ben bunları geberteceğim” dedi mi, demedi mi? Ha tam böyle demese de “Hesap soracağım” dedi. Bu açıklamayı kim yaptıysa devlet sırrı arkasına saklanmasın. Arşivleri çıkarsınlar, açsınlar, bunun hesabını versinler. Susurluk kazasında kamyonun çarpmasıyla yanan lamba, dönemin iğrenç yüzünü aydınlattı. Ben ve arkadaşlarımız birer kurbanız!..
---------------------------------
O dönemde bu derin operasyonlara açıkça destek veren Başbakan Çiller’di onun da sağ kolu Asena Meral Akşener’di . Akşener aileden ağabeyi aracılığıyla bu derin kişilerle irtibat halindeydi Asena lakabı ona bu olaylarda seyirci olduğu için değil aktif eleman olduğu için verilmiş olmalıydı.
Akşener şimdi sadece Selahattin Demirtaş’a özgürlük diyerek Kürt vatandaşlarımızı istismar ediyor. Hiçbir şekilde onların taleplerinden ve bölgeye yatırımdan bahsetmeden Kürt vatandaşların desteğini alacağını düşünüyor. Kürt vatandaşlar bu ucuz siyaseti yutmayacaktır.

İstemezükçülere Kalsak Halimiz Ne Olurdu?

  Muhaliflerin devamlı dile getirdikleri yatırımlar gereksiz, yatırımlar yap işlet sistemiyle yapıldı çok pahalıya mal oldu, o köprüye ne ge...