2000’li yılların başlarında Gürcistan’da ‘’Gül Devrimi’’ Ukrayna’da ‘’Turuncu Devrim’’ ve Kırgızistan’da ‘’Lale Devrimi’’ adında Renkli Devrimler yaşandı.
2002’de Venezuella’da düzene başkaldıran Cavez’e darbe girişimi daha sonra Çavez’in şüpheli kanseri ve bugün başlattığı bağımsızlaşma hareketinin bitirilmesi için ülkeye kayyum atama girişimi.
Ukrayna’da 2004’te Yuşçenko CB seçildiği halde turuncu devrimle seçim iptal edildi. 2010 yılında CB seçildi 2013’te AB ile ticaret anlaşması imzalamaması üzerine büyük protesto gösterileri başlatıldı ve Rusya’ya kaçmak zorunda kaldı ve Ukrayna Kırım’I kaybetti iç çatışma süreci başladı.
Mısır’da 2011’de Tahrir meydanında başlayan süreç seçilmiş iktidarın yıkılmasıyla neticelendi ve dış yardımlarla ayakta durmaya çalışan Mısır’ın Suud’a ve ABD’ye bağımlı kukla bir devlet haline gelmesi. Suud'a yüz milyarlarca dolar fatura kesilmesi
Yemen’de iç savaş çıkarıldı ordusu dağıldı.
Brezilya’da seçilmiş başkan azledildi yerine baronların başkanı atandı büyümede bizimle yarışan Brezilya 2015-16’da %8 küçüldü.
Libya’da iç savaş çıkarıldı ülke üçe bölünmüş vaziyette. İran’da 2009 seçimlerine itiraz ile büyük olaylar başlatıldı fakat İran o günün güç sahipleriyle anlaşma yaparak şii hilalini kurmak ve islam dünyasını bölmek üzerinden bir anlaşmayla ülkesini kurtarma anlaşmasıyla ömrünü uzattı fakat şimdi topun ağzında olmanın kaygısını yaşıyor.
Rusya 7500 nükleer başlıklı füze sahibi olmasa 2014 yılında batı, sadece ambargoyla %50 lik devalüasyonla kurtulmasına imkan vermez onu da operasyon alanına çevirirdi.
Fransa'da ekonomi temelli ayaklanma, Almanya'nın son çeyrekte açıkladığı sıfıra yakın büyüme. İngiltere'nin bunlardan kendini korumak için brexit çabaları. Yani bütün dünyada ekonomik bir belirsizlik var.
Ukrayna’da 2004’te Yuşçenko CB seçildiği halde turuncu devrimle seçim iptal edildi. 2010 yılında CB seçildi 2013’te AB ile ticaret anlaşması imzalamaması üzerine büyük protesto gösterileri başlatıldı ve Rusya’ya kaçmak zorunda kaldı ve Ukrayna Kırım’I kaybetti iç çatışma süreci başladı.
Mısır’da 2011’de Tahrir meydanında başlayan süreç seçilmiş iktidarın yıkılmasıyla neticelendi ve dış yardımlarla ayakta durmaya çalışan Mısır’ın Suud’a ve ABD’ye bağımlı kukla bir devlet haline gelmesi. Suud'a yüz milyarlarca dolar fatura kesilmesi
Yemen’de iç savaş çıkarıldı ordusu dağıldı.
Brezilya’da seçilmiş başkan azledildi yerine baronların başkanı atandı büyümede bizimle yarışan Brezilya 2015-16’da %8 küçüldü.
Libya’da iç savaş çıkarıldı ülke üçe bölünmüş vaziyette. İran’da 2009 seçimlerine itiraz ile büyük olaylar başlatıldı fakat İran o günün güç sahipleriyle anlaşma yaparak şii hilalini kurmak ve islam dünyasını bölmek üzerinden bir anlaşmayla ülkesini kurtarma anlaşmasıyla ömrünü uzattı fakat şimdi topun ağzında olmanın kaygısını yaşıyor.
Rusya 7500 nükleer başlıklı füze sahibi olmasa 2014 yılında batı, sadece ambargoyla %50 lik devalüasyonla kurtulmasına imkan vermez onu da operasyon alanına çevirirdi.
Fransa'da ekonomi temelli ayaklanma, Almanya'nın son çeyrekte açıkladığı sıfıra yakın büyüme. İngiltere'nin bunlardan kendini korumak için brexit çabaları. Yani bütün dünyada ekonomik bir belirsizlik var.
Bütün bunların yaşandığı süreçte Türkiye’ye de operasyonlar yapıldı. Gezi süreciyle başlayan olaylar 17-25 Aralık yargı operasyonuyla devam etti faizler ikiye katlandı ardından üç terör örgütü seri saldırılar başlattı ama Türkiye diğer ülkeler gibi iç çatışmaya düşmedi, hükümeti dağılmadı. Sonra darbe girişimi yapıldı onu da savdı. Sonuçta ekonomik büyüme 2-3 puan düştü döviz yükseldi işsizlik 2 puan arttı. Benzer operasyonların çekildiği ülkelerle kıyaslanınca Türkiye’de ekonomi ve güvenlik, beklenenin çok üzerinde pozitif görüntü vermektedir. Bu kadar olayın ardından Fransa’nın bir terör saldırısı karşısında ilan ettiği OHAL’i ilan etmesi dışında Türkiye’nin yaşadığı olağanüstü bir durum yaşanmadı.
Erdoğan bu olaylardan ülkeyi iç savaşa düşmeden, bölünmeden, hükümet bunalımına düşürmeden, diğer ülkeler gibi iflası konuşulmadan atlattı.
Diğer taraftan Türkiye, çok güçlü elleri kolları her yere uzanan bir askeri vesayet altında yönetilen bir ülkeydi, onu bitirdi. Çok gözden kaçırılan bir durum var; Dünyanın bugün en büyük silahlı terör örgütü olan PKK, en büyük organize dini yapılanması Fetö bu ülkeden çıktı. Bunları da neredeyse tasfiye etmeyi başardı. Deaş gibi büyük bir projeyle başımıza çorap örülecekken onun da tasfiyesini sağladı.
Bunların her biri için kişi başına kaç dolar verirdiniz, arabanızın modelini kaç yaş düşürmeye razı olurdunuz, tatilinizden kaç gün feragat ederdiniz?
Diğer taraftan Türkiye, çok güçlü elleri kolları her yere uzanan bir askeri vesayet altında yönetilen bir ülkeydi, onu bitirdi. Çok gözden kaçırılan bir durum var; Dünyanın bugün en büyük silahlı terör örgütü olan PKK, en büyük organize dini yapılanması Fetö bu ülkeden çıktı. Bunları da neredeyse tasfiye etmeyi başardı. Deaş gibi büyük bir projeyle başımıza çorap örülecekken onun da tasfiyesini sağladı.
Bunların her biri için kişi başına kaç dolar verirdiniz, arabanızın modelini kaç yaş düşürmeye razı olurdunuz, tatilinizden kaç gün feragat ederdiniz?
Siz hiç bedel ödemeden her şeyimiz yerinde olsun diyorsunuz. Peki bunu neden hak ettiğinizi düşünüyorsunuz. Ak parti'yi iktidara getirebildiğiniz için mi?